- en güzel parça
- n. tidbit
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
parça — is., Far. pārçe 1) Bir bütünden ayrılan, ayrı sayılan veya artakalan şey Yolun bu parçası bozuk. 2) Bir bütünden kopma, kırılma, yırtılma vb. yoluyla ayrılmış bölüm, lime Alınacakları bir gece önceden küçük bir karton parçasına yazmıştır. H.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
xumaru — andaç olarak verilen mal, ölen büyük bir adam ın malından hakana ayrılan güzel parça, uzağa giden adamın hısımlarına bıraktığı mal I, 445 miras I, 445; II I, 440 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
PARE — f. Cüz, parça. Kesinti. * Para. Kuruşun kırkta biri. * Kur an ı Kerim in otuz kısmından bir kısmı, bir cüz ü. * Sayı, bölük. * Parça mânâsına gelir ve birleşik kelimeler yapılır. Meselâ: Meh pâre $ : Ay parçası. * Güzel. Yek pâre $ : Tek parça,… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Аслым, Айлин — Айлин Аслым Основная информация … Википедия
Yunus-Nadi-Preis — Der Yunus Nadi Preis (türkisch: Yunus Nadi Ödülleri) ist ein seit 1946 vergebener Literaturpreis in der Türkei. Er ist der älteste noch stattfindende Literaturwettbewerb des Landes.[1] Benannt ist er nach dem türkischen Journalisten Yunus Nadi… … Deutsch Wikipedia
Yunus Nadi Ödülleri — Der Yunus Nadi Preis (türkisch: Yunus Nadi Ödülleri) ist ein seit 1946 vergebener Literaturpreis in der Türkei. Er ist der älteste noch stattfindende Literaturwettbewerb des Landes.[1] Benannt ist er nach dem türkischen Journalisten Yunus Nadi… … Deutsch Wikipedia
aksetmek — den, der, Ar. ˁaks + T. etmek 1) Ses bir yere çarpıp geri dönmek, yankılanmak, yankı vermek Aksetti uyanmış tepelerden sırasıyla / Dağ dağ o güzel ses bütün etrafı gezindi. Y. K. Beyatlı 2) e, den Bir ışık veya bir şekil düz ve parlak bir yüzeye… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız … Çağatay Osmanlı Sözlük
pasaj — 1. is., Fr. passage İçinde dükkânlar bulunan, üzeri kapalı veya açık çarşı Yemeğini son günlerde oracıkta, pasaj içindeki Macar lokantasında yiyordu. R. H. Karay 2. is., Fr. passage Bir yazıdan, bir eserden alınan bölüm, parça Roman veya hikâyede … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüz — 1. is. 1) Başta, alın, göz, burun, ağız, yanak ve çenenin bulunduğu ön bölüm, sima, çehre, surat Bir güzel çocuk yüzüyle gülümsüyor. S. F. Abasıyanık 2) Yüzey, satıh Suyun yüzünde. 3) Kesici araçlarda ağız Bıçağın keskin yüzü. 4) Bir kumaşın… … Çağatay Osmanlı Sözlük
MİSKET — Fr. Alaybozan tüfeği. Patlayan bombadan etrafa sıçrayarak tahribe, yaralanmaya ve ölüme vesile olan sert parça. Eskiden kullanılmış geniş çaplı bir silâh. * Güzel kokulu meyve. (Elma, üzüm vs … Yeni Lügat Türkçe Sözlük